bu film hakkında tekrar ve uzunca yazmak istedim çünkü benim ilk kısa filmime olan benzerliğiyle beni çok etkiledi.
kastamonu’nun aynı sokakları, bu sokaklarda nereye koştuğunu bilmediğimiz öylesine koşan karakterler, asla cevaplanması mümkün olmayan sorularla kurulmuş bir hikaye akışı, aynı çok anlamlı anlamsızlık…
berbat bir kısa filmdi, çok severdim ama.
kalbimden vuruldum ama o sokakları görünce, çok gerçeküstüydü bu karşılaşma benim için.
bu filme dair ne yazabilirim bilmiyorum. karmakarışık bir hikaye ve harika görüntüler eşliğinde kafa karışma seansı. nedense çok güzeldi, nedense sevmeyeceğimi düşündüren şeyler çok da gözüme batmadı film ilerledikçe.
belki bi entry daha girerim, üstüne çok düşüneceğim istesem de istemesem de. öyle bi film